İyi Olma Hastalığına Tutulmayın

Kendi psikolojik ve fiziksel ihtiyaçlarını göz ardı etmenin kişilerin kendilerine zarar verdiğine dikkat çekiyor.

İyi Olma Hastalığına Tutulmayın

"Aşırı verici kişi sonrasında kullanılmışlık ve önemsenmemişlik duygularıyla savaşıyor " diyen Uzman Psikolog Zaza Yurtsever, devamlı başkalarının yanında olmanın, onların sorunlarını dinlemenin, yardımcı olmanın, diğerleri için bir nevi ağlama duvarı haline gelmenin ve bunu yaparken de kendi psikolojik ve fiziksel ihtiyaçlarını göz ardı etmenin kişilerin kendilerine zarar verdiğine dikkat çekiyor.


Karşılık beklemeden başkalarına yardım etmek insanın kendisine duyduğu saygıyı ve hoşnutluk hissini artırırken beyindeki dopamin maddesini de yükselterek enerji düzeyini tırmandırıyor ve hayattan daha çok keyif almasını sağlıyor. Tabii bunların hepsi yardım severliği tehlikeli boyutlara tırmandıracak aşırılığa ulaşmadığı durumlarda söz konusu oluyor. Uzman Psikolog Zaza Yurtsever, devamlı başkalarının yanında olmanın, onların sorunlarını dinlemenin, yardımcı olmanın, diğerleri için bir nevi ağlama duvarı haline gelmenin ve bunu yaparken de kendi psikolojik ve fiziksel ihtiyaçlarını göz ardı etmenin kişinin kendisine zarar verdiğine dikkat çekiyor. "Bu durum kişilerin aynı zamanda sosyal ilişkilerinin de bozulmasına yol açıyor. Birçok sevgililik, arkadaşlık ve dostluk ilişkisi bir tarafın 'aşırı vermesi' sebebiyle son buluyor.


Hastalıklı yardımseverlik

'Aşırı verici' kişi sonrasında kullanılmışlık ve önemsenmemişlik duygularıyla savaşıyor " diyen Yurtsever, Sosyal psikologların bu kişilerin yaşadıklarına, iyi olma hastalığı ya da 'desease to please' adını verdiğini açıklıyor. Körlemesine ve kendini hiçe sayarak yapılan bu tür hastalıklı yardımseverliğin de egoizm gibi kişiye ve topluma zarar verdiğine değinen Zaza Yurtsever, " Bu anlamda bir annenin kendi psikolojik ve fiziksel ihtiyaçlarını hiçe sayarak 'kendini çocuğuna adaması' kendisine ve uzun vadede çocuğa zarar verdiği için hastalıklı yardımseverlik kategorisinde değerlendiriliyor. Kendisini önemseyerek çocuğun gelişmesini ve bireyselleşmesini sağlayan davranış, olması gereken doğal ve zaruri yardımseverliği teşkil ediyor " diyor.


Fanatik yardımsever olmayın



Konunun uzmanlarından Wolfgang Schmidtbauer'in kişinin kendi özel hayatını hiçe sayan, böyle bir ihtiyacı kalmayan ve diğer insanlara onlar talep etmeden ve hiçbir zorunluluk yokken yardım eden insanların 'hastalıklı yardımseverlik' kategorisinde değerlendirilmeleri gerektiği tespitini hatırlatan Yurtsever, bu tür yardıma ihtiyacı olan yardımseverlerin, yeme becerisi olan çocuklarına hala kendi elleriyle yemek yediren fazla koruyucu annelere benzetiyor ve bu kişileri yardımcı olmak konusunda fanatik olarak tanımlıyor. Zaza Yurtsever, devamla şunları söylüyor:

"Tabii ki gündelik hayatta doğal ve hastalıklı yardımseverliği birbirinden ayırmak oldukça güçtür. Anlamlı yardımseverlikle zararlı olanın sınırı nerede başlar, nerede biter? Yardımsever bir insandan ne zaman hastalıklı bir yardımsever olur? Psikoterapist Kelly Bryson bu sınırın çok net olduğunu ifade ediyor. 'Diğer insanların ihtiyaçlarını saygı ve empatiyle karşılayan biriyle, 'iyi olmak' zorunda olduğunu düşünen insan arasında fark vardır. Çünkü gerçek yardımseverin hedefleri, duyguları ve motifleri hastalıklı yardımseverinkinden oldukça farklıdır. Biri yardım etmenin zorunluluğunu görerek hareket ederken, diğeri bunun kendisinden beklenildiğinden yola çıkar ve yardım ederek diğerleri tarafından kabul görmek ve takdir edilmek ister'. Konunun uzmanlarından Barbara Oakley hastalıklı yardımseverliğin de diğer psikolojik bozukluklarda olduğu gibi farklı çeşitleri olduğunu vurguluyor. Buna göre hastalıklı yardımseverlik, koruyucu, savunmacı, mazoşist ve kötücül olabiliyor.


Risk Taşıyan Meslekler Koruyucu Yardımseverlik


Hastalıklı koruyucu yardımseverliğe en çok itfaiye, askerlik ve polislik gibi risk taşıyan meslek gruplarında rastlanıyor. Bu mesleklerde olup aynı zamanda da hastalıklı yardımseverlikten müzdarip kişiler hiçbir nesnel zorunluluk olmadığı halde kendi yaşamlarını diğerleri için tehlikeye atıyor. Son derece kırılgan bir egoya sahip olan bu kişiler kendilerinin diğerleri tarafından birer yardımcı, cankurtaran ve hatta kahraman olarak görünmelerine aşırı önem veriyorlar. Hastalığın çok uç seviyelerinde bir tehlikeyi kendilerinin yaratmaları, mesela bir yangın çıkararak kendilerini kahraman ilan etmeleri dahi söz konusu olabiliyor. Aynı şekilde hastalıklı yardımseverlikten muzdarip bir polis kurbanları 'korumak' adına fark etmeden suçsuz insanları cezalandırabiliyor. Bu tür durumların tespiti, söz konusu olan davranışlar toplum tarafından stilize edildiği ve birer kahramanlık olarak görüldüğü için oldukça zordur. "


Kadınlar savunmacı hastalıklı


Bu arada savunmacı hastalıklı yardımseverlerde bu davranışın olası çatışmaları önlemek amacıyla sergilendiğine işaret eden ZazaYurtsever, özellikle eşleri tarafından şiddete uğrayan bazı kadınlarda bu davranış şeklinin gözlemlendiğini açıklıyor. Savunmacı yardımsever bu kadınların, kendi ihtiyaçlarını göz ardı ettikleri gibi her zaman eşlerinin arzu ve ihtiyaçlarını yerine getirmeye çabaladıklarını dile getiren Uzman Psikolog Zaza Yurtsever görüşlerini "Uç durumlarda kişiler ilişki öncesi zevk aldıkları şeylerden de artık zevk alamaz hale gelirler. Kendilerinin zevk aldığı ama partnerlerine ya da çevrelerine herhangi bir katkısı olmayan davranışlarda ise yoğun suçluluk duygusu yaşarlar. Aynı suçluluk duyguları diğerleri için yeterince emek sarf etmediklerini düşündüklerinde de ortaya çıkar. Bu tür bir yardımseverliğin altında yatan motif değersizlik duygusudur ve kişiler bu duygudan dolayı kendi doğal sınırlarını göremezler " şeklinde konuşuyor.


Değersizlik, mazoşist yardımseverliği tetikliyor


Mazoşist yardımseverliğin altında yatanında da değersizlik duygusu olduğunu belirten Zaza Yurtsever, kendi ihtiyaçlarını hiçe sayıp diğerlerinin ihtiyacını favorileştiren mazoşist yardımseverlerin kendi iç dünyalarında halledemedikleri haset, kıskançlık ve öfke gibi olumsuz duygularını yardımseverlikle kontrol ettiklerini dile getiriyor. Mazoşist yardımseverliğin, özellikle diğer insanlara yardım etmenin söz konusu olduğu meslek gruplarında gözlemlendiğine işaret eden Yurtsever, bu anlamda doktorlar, psikologlar, hasta bakıcıları ve hemşirelerin risk gruplarını oluşturduğunu kaydediyor. "Burada da kişiler özdeğer regülasyonundaki aksaklıkları diğer insanlara aşırı yardım ederek ve kendi doğal sınırlarını zorlayarak dengelemeye çalışırlar. Yardım almadıkları takdirde bu durum kişileri burn-out denilen, 'mesleki yanmak' durumuna kadar götürebilir. " diyen Yursever konuşmasını şöyle sürdürüyor:


"Diğerlerinde olduğu gibi kötücül yardımseverlikte de kişinin 'kendini feda etmesi' samimidir. Örnek olarak çocuğunun bütün ihtiyaçlarını algılayıp yerine getiren bir babayı alabiliriz. İlk bakışta sorunsuz ve hatta imrenilir gibi görünen bu yardımseverliği kötücül yapan olgu, babanın bunun karşılığını bekliyor olmasıdır. Yaptığı yardımlar karşısında çocuğunun kendisine boyun eğmesi, onun beklentilerini yerine getirmesi, onun istediği okula gidip onun beklediği performansı sergilemesi, onun istediği mesleğe yönelmesi ve hatta onun istediği kişiyle evlenmesi kötücül yardımsever bir babanın beklediği şeylerdir. Yani kötücül yardımseverliğin iki yüzü vardır. Biri son derece yardımseverdir, diğeri ise son derece talepkar.


Kötülüğün kol gezdiği, insanlara, hayvanlara ve çevreye geri dönülmez zararlar verdiği bir dünyada yardımseverliği mercek altına almak her ne kadar alışılagelmiş bir tutum değilse de kötülüğün bir başka çeşidi olduğu için bir o kadar da zorunludur. Bu patolojik yardımseverliğin üstü kapalı bir kötülük olduğunun en bariz örneğini canlı bombalar teşkil eder, zira onlar da kendi ideolojilerini taşıyan insanlar için kendilerini feda eder. "


Zaza Yurtsever kimdir?


1968 Bingöl doğumlu Zaza Yurtsever, 1981 yılında ailesiyle birlikte Almanya'nın Duisburg kentine yerleşti. Orta öğretimini burada tamamlayan Yurtsever, 1990 yılında alanında en saygın üniversitelerden olan Marburg'da psikoloji eğitimine başladı. Klinik psikoloji bölümünde yüksek lisans yaptı. 1997 yılında klinik psikoloji alında çalışmaya başlayan Yurtsever, 2005 yılından bu yana Türkiye ve Almanya'da yaşıyor. 2012 yılında tanınmış psikolog Johann Kluczny ile Berlin'de Vata Akademisi'ni kurarak kilo problemleri üzerine kişisel ve grup terapileri uygulayan Yurtsever, travma ve bağımlılık terapisi, hipnoterapi ve NLP alanında uzmanlık eğitimleri aldı.

7.3.2013 1 - 12178



Konuyla İlgili Sorular
İlgili Forum Konuları

SAĞLIK HABERLERİ Tüm Haberler Sağlık Haberleri Rss

FOTO GALERİ Tüm Foto Galeriler
Diş Fırçanızı Karanlık Yerde Tutuyorsanız Dikkat! Tehlike Saçıyor
Diş Fırçanızı Karanlık Yerde Tutuyorsanız Dikkat! Tehlike Saçıyor
Yumurtayı Pişirmeden Önce Yıkamak Ne Kadar Doğru?
Yumurtayı Pişirmeden Önce Yıkamak Ne Kadar Doğru?
Kan Lekeli Yumurta Yenir mi?
Kan Lekeli Yumurta Yenir mi?
Lahana Yapraklarını Göğsünüze Sarın, Faydası İnanılmaz
Lahana Yapraklarını Göğsünüze Sarın, Faydası İnanılmaz

SAĞLIK VİDEOLARI Tüm Videolar
Sağlık Video Göziçi İğne Nedir? Neden Yapılır? İzmir Kaşkaloğlu Göz Hastanesi
Göziçi İğne Nedir? Neden Yapılır? İzmir Kaşkaloğlu Göz Hastanesi
Sağlık Video Yakını Görememe ve Tedavisi İzmir Kaşkaloğlu Göz Hastanesi
Yakını Görememe ve Tedavisi İzmir Kaşkaloğlu Göz Hastanesi
Sağlık Video Botoks Nedir Kaşkaloğlu Göz Hastanesi
Botoks Nedir Kaşkaloğlu Göz Hastanesi
Sağlık Video Katarakt Ameliyat Sonrası Gözlük İzmir Kaşkaloğlu Göz Hastanesi
Katarakt Ameliyat Sonrası Gözlük İzmir Kaşkaloğlu Göz Hastanesi

 

[Hata Bildir]