Doç. Dr. Serdar Yüce; burun ucu düşmesinin bir şehir efsanesi olduğunu belirterek, özellikle burun estetiği hakkında artık herkes tarafından bilinmesi gereken bazı hususlar olduğuna dikkati çekti.
|
|
|
|
|
|
|
|
"Herkes tarafından bilinmesi gereken hususlar var "
Türkiye'de estetik ameliyatları konusunda dilden dile şehir efsanelerinin dolaştığını dile getiren Yüce, "Burun estetiği her nedense halen gizemli bir mevzu gibi algılanıyor ve bilinçsiz, yanlış söylemler nedeniyle çok sayıda kişi gereksiz tedirginlikler yaşıyor. Özellikle burun estetiği hakkında artık herkes tarafından bilinmesi gereken bazı hususlar var. Bunların ilki burun estetiği ameliyatının burnun doğal görünümden uzaklaşması anlamına geldiğidir " dedi.
"Burun estetiği dışarından anlaşılamaz "
Yüce; buruna yapılan estetik bir müdahalenin dışarıdan belli olmasının imkansız olduğunu ifade ederek, "Bu nedenle burun estetiği ameliyatı yapıldığında burnun doğal görünümden uzaklaşacağı bilgisine itibar edilmemesi gerekiyor. Aksine, genellikle burnun yüz ile çok daha orantılı bir görünüm kazanması amacıyla burun estetiği ameliyatları gerçekleştiriliyor. Cerrah seçimi elbette büyük önem taşıyor. Bununla birlikte hastaların cerrahın önerilerini dikkate alması ve beğendiği bir burun şeklinin yüzüne kazandırılması konusunda ısrarcı olmaması da önemli! " sözleri ile bazı uyarılarda bulundu.
"Burun düşmesi şehir efsanesi "
"Burun estetiğinin ardından, bir süre sonra burnun aşağı yönlü bir kayma yapması, halk arasındaki deyimiyle burun ucunun düşmesi de bir şehir efsanesidir " diyen Yücel, tüm estetik ameliyatlarında olduğu gibi burun estetiği ameliyatında da sonuçlarının kalıcı olduğunu belirterek, "Sadece hatalı yapılmış ya da doğru planlanmamış estetik girişimlerde istenmeyen sonuçlar ortaya çıkabilir. Aksi halde burun estetiği ameliyatının ardından mutlaka burun ucunun aşağı yönlü bir kayma yapacağı bilgisi de gerçek değildir " ifadelerini kullandı.
"Yanlış bilgiler nedeni ile bazı kişiler estetiğe sıcak bakamıyor "
Pek çok hastanın nefes almakta güçlük çekmesine ya da burun şekli nedeniyle ciddi özgüven sorunları yaşamasına karşın bu tür yanlış bilgiler nedeniyle burun estetiğine sıcak bakamadığını dile getiren Yüce, sözlerine şu ifadelerle devam etti:
Bu yanlış bilgilerden biri de ameliyat sonrasında oluşan izlerle ilgili oluyor. Burun bölgesinin kızarık bir görünüm alması ve bu görünümün geçmediği, hafif morluk oluştuğu ve bu morlukların asla geçmediği doğru değildir.
"Ameliyat sonrasında kalan iz oldukça belirsiz "
Rinoplasti ameliyatı iki farklı yöntemle yapılabilir. Bunlar açık ve kapalı rinoplastidir. Kapalı ameliyatta zaten tüm manevralar burun deliklerinden gerçekleştiriliyor ve kesi uygulanmıyor. Açık rinoplastide kesi iki burun deliğinin ortasına uygulanıyor ve ameliyat sonrasında kalan iz oldukça belirsiz. Bu iz zamanla daha da belirsiz bir görünüm kazanıyor. Dolayısıyla ameliyat sonrası izler nedeniyle de bir endişe duyulmasına hiç gerek yok.
"Bu bilgiler gerçeği yansıtmıyor "
Bir başka şehir efsanesi, burun estetiğinden sonra iyileşme sürecinin çok sıkıntılı olduğu! Elbette her ameliyatın ardından bir iyileşme süreci yaşanır. Bu süreçte hastalar bazı sıkıntılar çekebilir. Ancak uyumanın mümkün olmadığı, nefes almanın çok zor olduğu ya da ağrıların dayanılmaz boyutta olduğu gibi gerçeği yansıtmayan bilgilere de itibar edilmemesi gerekiyor.
"Burun estetiğinde artık yeni teknikler kullanılıyor "
Burun estetiğinde artık çok yeni tekniklerin kullanıldığını belirtelim. Bu yeni teknikler sayesinde hastaların iyileşme süreci de çok daha konforlu oluyor. Örneğin artık delikli burun tamponları kullanılıyor. Burun kemeri ameliyatlarında kırma yerine törpüleme tekniği tercih ediliyor. Bu ve benzeri yenilikler sayesinde iyileşme sürecinin de değiştiğinin, eskisi kadar sıkıntı yaşanmadığının bilinmesi gerekir.
30.4.2019 - 39237
|
|
|