|
EFSUN YILMAZ - Türk Dermatoloji Derneği Dermoskopi Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Fezal Özdemir, deri kanserleri arasında en ölümcül olan melanomun başlangıçta güneş lekeleri ile karıştırılabildiğini söyledi. Prof. Özdemir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre her saat başı 1 kişinin melanom nedeniyle hayatını kaybettiğini, deri kanserlerinin yüzde 5'ini oluşturan bu türün, deri kanserlerine bağlı ölümlerin yüzde 75'inden sorumlu olduğunu belirtti. Derinin en üst tabakasında bulunan "melanosit" adı verilen renk hücrelerinin kötü huylu çoğalması sonucunda oluşan melanomun Türkiye'de görülme sıklığının 2014 yılında Türkiye kanser istatistiklerine göre 100 binde 1,5 olduğunu dile getiren Özdemir, melanomun yüzey tabakada oluştuğu için takip edilebileceğini, bu tehlikeli kanser türünü erken anlayabilmek için kişinin vücuduna dikkat etmesi gerektiğini dile getirdi. Güneş lekelerine dikkat Erken teşhis ile yüzde 100 iyileşmenin mümkün olabildiğine dikkati çeken Özdemir, şu bilgileri verdi: "Öncelikle vücudumuza dikkat etmeliyiz. Leke ya da kabartılar önemli, bunlarda değişiklik fark edersek hemen hekime müracaat etmeliyiz. Çok sayıda ben sahibi olmak riskli. Benlerin şekilsiz ya da büyük çaplı olması da risk faktörü. Beyaz tenli renkli gözlüler, ailesinde deri kanseri öyküsü olanlar, bağışıklık sistemi herhangi bir sebeple bozulmuş olanlar dermatoloğa gidip kontrolden geçmeli." Kanserin erken teşhisinin hayat kurtardığını ifade eden Özdemir, "Güneş lekesi ve melanom karıştırılabilir. Düzensiz büyüyen, değişim gösteren lekeler melanoma ait olabilir. Melanom ilk başta 3-4 milimetre çapında kahverengi, siyah leke şeklinde ortaya çıkabiliyor. Bene ya da güneş lekelerine benzeyen görüntüler arz edebiliyor. Zamanla bu lekeler değişiyor, asimetrik hale geliyor, kenarları düzensizleşiyor, renkleri değişebiliyor, çapları büyüyebiliyor." dedi. Yüzde beliren kahverengi ve siyah lekelere "güneş lekesi" deyip geçmemek gerektiğini vurgulayan Özdemir, hızlı büyüyen siyah kabartıların, melanomun lenf ve kan damarlarının bulunduğu orta tabakaya geçmiş olabileceği anlamına geldiğini dile getirdi. Gençleri tehdit ediyor Melanomda yaş sınırı olmadığını dile getiren Özdemir, "Melanom genellikle ileri yaşlarda, 50-55 yaş sonrasında görülürken son yıllarda çocuk, ergen ve genç erişkinlerde melanom hızla artıyor. Genelde 25-30 yaş arası en yüksek risk grubu. Çünkü gençler ultraviyoleden korunmuyor, solaryuma giriyor. İkinci en riskli yaş grubu da 15-30 yaş arası, ancak 10 yaşın altında da 5-6 yaşında da bu kanser türüne rastlanabiliyor." diye konuştu. Prof. Dr. Fezal Özdemir, dermoskopi yöntemi ile tüm vücut yüzeyini, deri ve mukozalar dahil tarayabildiklerini, 5 milimetrenin altında dahi olsa bütün vücut yüzeyindeki lezyonları kontrol ettiklerini ve gerekirse cerrahi müdahaleye başvurduklarını sözlerine ekledi.
26.5.2017 - 27321
|