Testosteron Hakkındaki Gerçek

Testosteronla ilgili sayısız efsane ve yanlış anlaşılmanın arkasındaki gerçekleri ve normalin altında testosteron seviyesi belirtilerini öğrenmenin vakti geldi.

Testosteron Hakkındaki Gerçek

Sadece Amerika’da, 2 ile 4 milyon arasında erkek, hipogonadizm olarak bilinen bir hastalık olan normalin altında testosteron seviyesi problemi yaşıyor.


Bu, erkekler yaşlandıkça giderek daha yaygın hale gelen bir sorun olmasına rağmen her yaşta erkekte birçok nedenden dolayı görülebilir. Ne yazık ki normalin altında testosteron seviyesine sahip erkeklerin çok azı ihtiyacı olan yardımı alıyor. Tahminlere göre hipogonadizm sorunu olan milyonlarca erkeğin, birçok türde gelişen testosteron replasman tedavi seçeneği olmasına rağmen yalnızca %5’i şu anda tedavi görüyor.  (Reçeteli testosteron ürünlerinin satışı, 1993’ten bu yana %500’den fazla bir artış göstermiştir).


Testosteron ürünlerinin kullanımındaki bu artış tamamen iyi bir şey olmayabilir. Testosteron replasman tedavisi sadece normalin altında testosteron seviyesine sahip olan ve prostat büyümesi veya prostat kanseri belirtisi gibi testosteronla daha da kötüye gidebilecek bir hastalığı olmayan erkekler için uygun ve güvenlidir.


Normal seviyede testosterona sahip erkeklerin testosteron kullanması çok risklidir. Hipogonadizm belirtileri genellikle gözden kaçar çünkü sıradan yaşlanma belirtileriyle karıştırılabilir.


Normalin Altında Testosteron Belirtileri



  • Sekse karşı isteğin azalması

     

  • Yorgunluk

     

  • Kas güçsüzlüğü

     

  • Küçük veya yumuşak testisler

     

  • Ereksiyon bozukluğu

     

  • Kilo alımı (özellikle karın ve bel bölgesine)

     

  • Kemik yoğunluğu azalması

     

  • Depresyon

     

  • Anemi


Bu problemden yararlanmak için oluşturulan dev endüstri, kontrolsüz testosteron takviyelerinin satışı ve kullanımında tehlikeli bir artışa neden oldu. Birçok erkek, resmi olmayan reçetelerle testosteron ediniyor çünkü bu geçici olarak, daha genç ve güçlü hissetmelerine neden oluyor. Testosteron hakkında birçok efsane ve yanlış anlaşılma mevcut. İşte en sık duyduklarım:


1. Testosteron verimliliği artırır.


Yanlış. Testosteron, özellikle performans artışı için atletler tarafından yaygın olarak kullanılan seviyede, erkeğin kısırlaşmasına ve testislerinin büzüşüp, yumuşamasına neden olabilir.


2. Fazla kilolu olmanın testosteron seviyesiyle bir alakası yoktur.


Yanlış. Vücuttaki fazla yağ, bir sünger gibi hareket ederek testosteronu kandan emer ve libido, enerji ve diğer erkeksel özelliklerin azalmasına neden olur. Eğer aşırı yağlanma göbek ve karın bölgesindeyse bu bilhassa doğrudur. Baldır ve kalçalardaki yağın testosteron azaltma etkisi daha azdır.


3. Erkekler, fazla egzersiz yaparak testosteron seviyesini yükseltebilir.


Testosteron ve egzersiz arasındaki ilişki biraz karmaşıktır. Evet, ölçülü şekilde egzersiz yapmak testosteron seviyesini bir nebze artırabilir ama aşırı egzersiz yapmak testosteron seviyesini düşürebilir. Düşük testosteronun, egzersiz yapmayı zorlaştırdığı doğrudur ve bu da hareketsizliğe neden olarak, beraberinde düşük hormon seviyesini getiren bir kısır döngüye yol açabilir.


4. Erkeklerde orta yaş bunalımının testosteronla bir alakası yoktur.


Erkekler işleri, eşleri veya genel olarak hayattan sıkıldıklarını söylediklerinde aslında düşük testosterondan muzdarip oldukları kanısındayım. Bu olaya “menoporsche” diyorum çünkü testosteron seviyelerini kontrol ettirerek daha iyi olacakları yerde, gösterişli yeni bir araba almanın onlara çekicilik ve cazibe kattığına inanan erkekler tanıyorum.


5. Testosteron takviyesi almanın bir sakıncası yoktur çünkü FDA tarafından onaylanmış olması gerekir.


Yanlış. Aslında devlet testosterona dönüşebilecek içerikler içeren ürünlerin kullanımı veya satışını denetlemez. Testosteron ürünleri sadece doktor gözetimi altında kullanılmalı ve testosteron seviyesi sadece normal seviyeye kadar yükseltilmelidir.


6. Düşük testosteron depresyona yol açar.


Doğru, ama bu hikayenin sadece yarısı. Çoğu erkek depresyon veya depresif ruh halinin testosteron seviyelerini düşürebileceğini bilmez. Birçok erkek depresyonlarının belirtilerini fark etmediği veya depresyonu tedavi etmek için profesyonel yardıma başvurmada isteksiz olduğu için bu milyonlarca erkeğin önemli bir sorunudur. Bazen testosteron seviyesini eski haline getirmek de depresyon belirtilerini azaltabilir ve bazen de depresyonu psikoterapi ve/veya anti-depresan ilaçlarla hafifletmek testosteron seviyesini artırabilir.


7. Ereksiyonu artıran ilaçlar testosteron seviyesi normal olsa da, olmasa da işe yarar.


Araştırmalara göre ereksiyonu artıran ilaçlar en çok, testosteron seviyesi normal aralıkta olan erkeklerde işe yarıyor. Testosteron, ereksiyon artırıcı ilaçların sağlayamadığı, seks yapmak için gerekli olan dürtüyü sağlar.


8. Testosteron tedavisi sadece, orta yaşlı erkeklerin kendilerini genç hissetmeye çalıştıkları bir kozmetik farmakoloji yöntemidir. 


Yanlış. Normalin altında testosteron seviyesine sahip her yaştan erkeğe uygulanan testosteron replasman terapisi, genel sağlığı olumsuz etkileyecek potansiyeli olan durumlarda uygulanan geçerli bir tıbbi tedavi yöntemidir. Hipogonadizmi tedavi etmedeki başarısızlık erkeklerde irade zayıflığı, osteoporoz, kalp rahatsızlıkları ve muhtemelen Alzheimer hastalığı risklerini artırır.


9. Düşük testosteron sadece yaşlı erkeklerde görülür.


Yanlış. Tabi ki yaşlandıkça testosteron seviyenizin düşmesi daha muhtemeldir ama bu sorun her erkeği, hatta ergenlik çağındaki erkekleri bile etkileyebilir. Varikosel (testis damarlarında genişleme, varisleşme), inmemiş testis gibi hastalıklar ve bazı genetik problemler, olabildiği kadar hızlı bir şekilde teşhis edilip düzeltilmesi gereken testosteron seviyesi düşüklüğüne neden olabilir.


10. Testosteron seviyesini artırmanın tek yolu aşıdır.


Artık, testosteron seviyesini artırmak için aşı veya başka yollarla direk olarak kana testosteron vermek yerine vücudu doğal yollardan ikna ederek uygulanan çeşitli testosteron replasman tedavisi seçenekleri bulunuyor.


 

4.2.2012 1 - 10677

Prof.Dr. Mehmet Öz


Prof.Dr. Mehmet Öz'ün Yazdığı Tüm Makaleler
Prof.Dr. Mehmet Öz'ün Yazdığı Tüm Makaleler İçin Tıklayınız.
İlgili Diğer Yazılar
Hangi Besinler Cinsel Gücü Etkiliyor?
Hangi Besinler Cinsel Gücü Etkiliyor?
Tıraş Olma Sıklığı Testosteron Eksikliği Göstergesi Olabilir mi?
Tıraş Olma Sıklığı Testosteron Eksikliği Göstergesi Olabilir mi?
Testosteron Tedavisinin Nasıl Yapılır?
Testosteron Tedavisinin Nasıl Yapılır?
Seks Hayatı Belirli Bir Yaşta Sona Erer mi?
Seks Hayatı Belirli Bir Yaşta Sona Erer mi?
Erkekler, Kadınlar Gibi Menapoza Girer mi?
Erkekler, Kadınlar Gibi Menapoza Girer mi?
Konuyla İlgili Sorular

SAĞLIK HABERLERİ Tüm Haberler Sağlık Haberleri Rss

FOTO GALERİ Tüm Foto Galeriler
Diş Fırçanızı Karanlık Yerde Tutuyorsanız Dikkat! Tehlike Saçıyor
Diş Fırçanızı Karanlık Yerde Tutuyorsanız Dikkat! Tehlike Saçıyor
Yumurtayı Pişirmeden Önce Yıkamak Ne Kadar Doğru?
Yumurtayı Pişirmeden Önce Yıkamak Ne Kadar Doğru?
Kan Lekeli Yumurta Yenir mi?
Kan Lekeli Yumurta Yenir mi?
Lahana Yapraklarını Göğsünüze Sarın, Faydası İnanılmaz
Lahana Yapraklarını Göğsünüze Sarın, Faydası İnanılmaz

SAĞLIK VİDEOLARI Tüm Videolar
Sağlık Video Göziçi İğne Nedir? Neden Yapılır? İzmir Kaşkaloğlu Göz Hastanesi
Göziçi İğne Nedir? Neden Yapılır? İzmir Kaşkaloğlu Göz Hastanesi
Sağlık Video Yakını Görememe ve Tedavisi İzmir Kaşkaloğlu Göz Hastanesi
Yakını Görememe ve Tedavisi İzmir Kaşkaloğlu Göz Hastanesi
Sağlık Video Botoks Nedir Kaşkaloğlu Göz Hastanesi
Botoks Nedir Kaşkaloğlu Göz Hastanesi
Sağlık Video Katarakt Ameliyat Sonrası Gözlük İzmir Kaşkaloğlu Göz Hastanesi
Katarakt Ameliyat Sonrası Gözlük İzmir Kaşkaloğlu Göz Hastanesi

 

[Hata Bildir]