Bayram Sonrası Beslenme

Bayram sonrası beslenmede nelere dikkat edilmelidir? Bayram sonrası ve öncesinde beslenme alışkanlıklarının değiştirilmesinin yararları nelerdir?

Bayram Sonrası Beslenme

Yazın gelmesiyle birlikte kullanılan senelik izinlerde pek çok kişi tatil yerlerine akın etmektedir. Güneş, deniz, alkol, açık büfe yiyecekler derken bir anda kiloların üzerine yenileri eklenmektedir. Tam yazın etkileri geçti derken Ramazan'da alınan kilolar… O da yetmedi ardından gelen Ramazan Bayramı. İyi ama nereye kadar kilo almaya devam edilecek? Uzun süren uğraşlar ve fedakârlıklar sonrası verilen kilolar, nasıl geçtiği anlaşılmayan o kısacık yaz tatilinde, bayramda fazlası ile geri alınmakta. Peki ya bundan sonrası?


Mazeretler, Bahaneler Ve Kilo Artışları


Battı balık yan gider diyerek bayram sonrası da aynı hataya düşmek yapılacak en yanlış davranış olur. Artık yaşam tarzını kalıcı olarak değiştirme zamanı gelmiştir. İlk olarak, verilen kiloların hangi hatalardan kaynaklı olarak geri geldiğinin saptanması ile başlamak gerekmektedir. Artık bir egzersiz programına başlamak gerekmektedir. Dünya Sağlık Örgütü en çok tempolu bir şekilde yürümeyi önermektedir. Yağmur ve soğukların henüz tam olarak etkisini yoğun bir şekilde göstermediği şu günlerde fırsatı iyi değerlendirmek gerekmektedir. 1 - 2 ay kadar sonra tam spora başlayacaktım, havalar bozdu şeklinde mazeretler sıklıkla duyulacaktır. Beslenme açısından durumu değerlendirirsek; tatillerde kilo alan bireyler bayram sonrasında tüm gün aç kalarak, öğün atlayarak sonuç almaya çalışmaktadır. Böylesi bir davranış, vücudu açlıktan ölme paniğine sürükler ve tasarruf moduna geçen metabolizma yavaşlar, yağ yakmak yerine tüketilen her besini yağ şeklinde depolama yoluna gider. Buna karşılık sık aralıklarla, azar azar beslenmek metabolizmayı hızlandırdığı gibi, yavaş yemeyi de sağlar. Aç kalmak ve öğün atlamak, bir sonraki öğünde hem fazla hem de hızlı yemek yenilmesine neden olmaktadır. O nedenle asla öğün atlanmamalı, 2,5 - 3 saatlik aralıklarla beslenilmelidir. Öğün atlamak farkında olunmadan yağ miktarının artmasına, kas ve su kaybının olmasına neden olmaktadır. Aç kalmak, öğün atlamak kan şekerinin düşmesine, dolayısıyla şekerli besinlerin fazla tüketilmesine neden olmaktadır. Başta kahvaltı olmak üzere asla öğün atlanmamalıdır.


Günlük Yağ Tüketimi Azaltılmalıdır


Yemekler zaten yağ ile pişirilmektedir. Et, süt, yoğurt, peynir, yumurta ve yağlı tohumların içerisinde de yağ bulunmaktadır. Burada dikkat edilmesi gereken nokta; kızartma işlemlerinden kaçınmak, ekmeğe yağ sürmemek, zeytinyağı bile olsa aşırı miktarda kullanmamaktır. Sonuçta katı da olsa sıvı da olsa 1 gram yağ 9 kkal. enerji içermektedir.


Şeker açısından durum değerlendirilirse; 2 tür şeker vardır: Rafine şekerler ve besinlerde doğal olarak bulunan şekerler (meyvelerde fruktoz, sütte laktoz, tahıllarda nişasta gibi). Kaynağı ne olursa olsun, vücut gerçekte bu farkı anlamaz. Vücut, kan şekerinin tümünü aynı anda enerjiye çeviremez. Kan şekeri düzeyi normalin üzerine çıktığında; pankreastan salınan insülin hormonu bu fazla şekerin depolanması için karaciğer, kas ve diğer hücreleri uyarır. Glikozun bir kısmı, kas ve karaciğerde depolanır. İhtiyacından fazla enerji tüketimi durumunda vücut, bir kısım glikozu vücut yağına çevirir. O nedenle tatlılardan uzak durmakta yarar vardır. Tatlı yenilecekse de, tüketim sıklığına ve miktarına dikkat etmek, ağır ve şerbetli tatlılar yerine; sütlü ve meyveli tatlıları tercih etmek daha sağlıklı olacaktır. Hatta enerji alımını sınırlandırmak ve kan şekerindeki dalgalanmalara engel olmak adına tatlı yapımında yapay tatlandırıcılar kullanılabilir.


Posalı Yani Lifli Besinlerin Tüketimi Artırılmalıdır


Posalı besinler kan şekerini, kan basıncını (tansiyonu) ve kan kolesterolünü istenilen seviyede tutmaya yardımcı olurlar. Midede, su ile birlikte şişerler; tokluk, doygunluk hissi sağlarlar. Ayrıca dışkılama miktarını ve sıklığını artırırlar. Kabızlık ve kalın bağırsak kanserinden koruyucu etkileri mevcuttur. Bu yüzden haftada 2 - 3 kere kurubaklagil yemeği yenilmelidir. Ayrıca beyaz ekmek yerine esmer ekmek, pirinç yerine bulgur tercih etmekte yarar vardır. Pirinç, makarna, erişte ve unun kepekli alternatifleri mevcuttur. Kepekli tahılları tercih etmek daha sağlıklı olacaktır. Sebze ve meyveler de posa içermektedir. Ancak posaları kabuk ve kabuğa yakın yerlerde bulunduğu için, soyulmadan yenilebilenleri iyi bir şekilde yıkadıktan sonra kabukları ile tüketmek önerilmektedir.


Posanın vücutta etkili olabilmesi için mutlaka su ve sulu besinler ile birlikte tüketilmesi önerilmektedir. Suyun; alınan besinlerin sindiriminden, metabolik atıkların dışarı atılmasına kadar her aşamada çok önemli görevleri vardır. Bu nedenle günlük su içimi artırılmalıdır. Katkısız, en iyi çözücü su olduğu için bayanlar günde 10, erkekler 14 bardak su içilmelidir. Kilo problemi yaşayanların bu değerlerin de üzerine çıkmaları gerekmektedir.


Bu Önerilere İlave Olarak Mutlaka Egzersiz Yapılmalıdır


Dünya Sağlık Örgütü en çok tempolu yürümeyi önermektedir. Bisiklete binme, yüzme, tenis, dans, aerobik ve jimnastik tarzı kalbi yormayan sporlar da yapılabilir. Amaç; metabolizma hızını düşürmemek, kilo verirken bir noktada ağırlığın sabit kalmasını önlemek, verilen kiloların kalıcı olmasını sağlamaktır. Sonuçta spora ayrılacak 45 dakika günün sadece %3'üdür. Egzersiz yapmaya zaman bulamadım sözü mazeret olarak kabul edilmemelidir. Sonuç olarak; obezitenin tedavisinde tek başına diyet tedavisi yeterli olmamakta, beraberinde egzersiz programı ve yaşam tarzı değişikliği de gerekmektedir. Bu bağlamda kısa mesafelerde taşıt kullanılmaması, alışverişe tok karına çıkılması, her lokmadan sonra çatal ve kaşığın tabağa bırakılması, tabakta yemek bırakmanın alışkanlık haline getirilmesi gibi davranış değişiklikleri hayata geçirilmelidir.

1.3.2009 2 - 866

Diyetisyen M.Turgay Köse


Yazarın Yazdığı Tüm Makaleler
Yazarın Yazdığı Tüm Makaleler İçin Tıklayınız.
İlgili Diğer Yazılar
Şeker Bayramına Özel Diyet
Şeker Bayramına Özel Diyet
İlaç kullanırken tüketilen besinlere dikkat
İlaç kullanırken tüketilen besinlere dikkat
Yazın tüketilen içeceklere dikkat: Aşırı sıcak vücutta elektrolit kaybına yol açıyor
Yazın tüketilen içeceklere dikkat: Aşırı sıcak vücutta elektrolit kaybına yol açıyor
Diyabet hastalarına dondurma yerken porsiyon uyarısı
Diyabet hastalarına dondurma yerken porsiyon uyarısı
Aç kalarak kilo vermeye çalışmak hastalıklara davetiye çıkarıyor
Konuyla İlgili Sorular
İlgili Forum Konuları

SAĞLIK HABERLERİ Tüm Haberler Sağlık Haberleri Rss

FOTO GALERİ Tüm Foto Galeriler
Diş Fırçanızı Karanlık Yerde Tutuyorsanız Dikkat! Tehlike Saçıyor
Diş Fırçanızı Karanlık Yerde Tutuyorsanız Dikkat! Tehlike Saçıyor
Yumurtayı Pişirmeden Önce Yıkamak Ne Kadar Doğru?
Yumurtayı Pişirmeden Önce Yıkamak Ne Kadar Doğru?
Kan Lekeli Yumurta Yenir mi?
Kan Lekeli Yumurta Yenir mi?
Lahana Yapraklarını Göğsünüze Sarın, Faydası İnanılmaz
Lahana Yapraklarını Göğsünüze Sarın, Faydası İnanılmaz

SAĞLIK VİDEOLARI Tüm Videolar
Sağlık Video Göziçi İğne Nedir? Neden Yapılır? İzmir Kaşkaloğlu Göz Hastanesi
Göziçi İğne Nedir? Neden Yapılır? İzmir Kaşkaloğlu Göz Hastanesi
Sağlık Video Yakını Görememe ve Tedavisi İzmir Kaşkaloğlu Göz Hastanesi
Yakını Görememe ve Tedavisi İzmir Kaşkaloğlu Göz Hastanesi
Sağlık Video Botoks Nedir Kaşkaloğlu Göz Hastanesi
Botoks Nedir Kaşkaloğlu Göz Hastanesi
Sağlık Video Katarakt Ameliyat Sonrası Gözlük İzmir Kaşkaloğlu Göz Hastanesi
Katarakt Ameliyat Sonrası Gözlük İzmir Kaşkaloğlu Göz Hastanesi

 

[Hata Bildir]