Çok Basit: Verilemez! Öte yandan her gün kitle iletişim araçlarında onlarca "mucize diyet" ile karşılaşılmakta. "İsveç Diyeti, Bridget Jones Diyeti, Hollywood Diyeti, Manken Diyeti, Lahana Çorbası Diyeti, Burçlara Göre Diyet, Kan Grubu Diyeti, Amerikan Kalp Vakfı Diyeti, Atkins Diyeti, Son Şans Diyeti" ve daha yüzlerce değişik isimli veya isimsiz diyet. Peki, bu kadar çok diyet listesi ortalarda dolaşırken neden hala insanların kilo problemi var? Çünkü bu tip diyetlerin çoğu başlangıçta hızlı kilo kaybı sağlasa da, kısa bir süre sonra bu kilolar fazlasıyla geri alınmaktadır. Bu tip diyetler sağlığa zarar vermenin ve metabolizmanın bozulmasını sağlayarak ömrü kısaltmanın yanı sıra, kişinin "ben bu işi başaramıyorum" diyerek umutsuzluğa kapılmasına neden olmaktadır. Zaten yaşam tarzı haline getirilemeyen hiçbir yönteme başlamamak gerekir. Kilolardan Kurtulmak İçin Yağlardan Vermelisiniz Gerçek ağırlık kaybı vücuttaki yağ kitlesinin azalması ile mümkündür. Kas ve su kitlesindeki kayıplar hem sağlık açısından risklidir hem de kalıcı ağırlık kaybına neden olmamaktadır. Ağırlık kaybının hızlı olması öncelikle su, sonrasında kas kitlesindeki azalma ile ilişkilidir. Genel ilkeleri benzer olmakla birlikte diyet mutlaka "kişiye özel" olarak hazırlanmalıdır. Çünkü herkesin metabolizması birbirinden farklılık gösterir, tıpkı parmak izi gibi. Multifaktöriyel bir hastalık olan şişmanlığın tedavisinde multidisipliner bir yaklaşım gerekir. Dâhiliye uzmanı veya endokrinolog, diyetisyen, fizyoterapist ve psikolog ile ekip halinde tedavi edilmesi durumunda daha sağlıklı sonuçlar alınabilir. Günümüzde birçok kronik hastalığın temel nedenini oluşturan şişmanlığın tedavisinde diyetisyen yetkili ve etkin meslek mensubudur. Sağlık ekibinin temel direği olan hekim hastanın gerekli muayenesini yapar, tahlillerini yaptırır ve diyetisyen, kişinin özelliklerine uygun beslenme modelleriyle normal ağırlığa iniş sürecini başlatır. Diyetisyenler aldıkları eğitimin gereği olarak beslenme programını kişiye göre ayarlayabilen, aynı zamanda zayıflama diyetlerini yeterli ve dengeli beslenme alışkanlığı sağlayabilecek şekilde düzenleyebilen kişilerdir. Zayıflama programlarının, kişinin (yaş, cinsiyet, boy uzunluğu, vücut ağırlığı, fiziksel aktivite düzeyi, beslenme alışkanlıkları vb.) özelliklerine göre enerji ve besin öğesi içermesi; yeterli ve dengeli beslenme alışkanlığı kazandırabilmesi ve yavaş (0,5 - 1 kg / hafta) ağırlık kaybı ile bireyin yeni beslenme programını yaşam tarzı haline getirmesini sağlayabilmesi gerekir. Unutulmamalıdır ki; ayda 6 kg üzerinde ağırlık kaybı metabolik olarak başka sağlık problemlerine zemin hazırlamaktadır. Sabırlı olmak şart. Kişi, seneler içerisinde aldığı kiloları birkaç haftada vermeye çalışmamalı. Bu uğurda aç karına greyfurt veya limon suyu içmenin, kabak çekirdeği yemenin, sürekli maden suyu içmenin, yosun tabletlerinden, kekik sularından ve form çaylarından medet ummanın hiçbir bilimsel dayanağı olmadığı gibi; faydadan çok zarar verdiği aşikârdır. Ağırlık Kaybının Geçmişine Bakıldığında; Midede hacim oluşturan posa tabletlerinin sindirim sisteminde tıkanmalara, kafein ve amfetaminlerin bağımlılığa, çok düşük kalorili diyetlerin ve sindirim sistemine yapılan cerrahi müdahalelerin besin öğesi yetersizliklerine, protein diyetlerinin böbrek ve kalp problemlerine, kalp yetmezliği sonucu ölümlere neden olduğu görülmektedir. Dünya Sağlık Örgütü aylık ağırlık kaybını 2 - 4 kg arasında olması gerektiğini vurgulamaktadır. Kişi çok şişmansa ve ameliyata hazırlanacaksa, anestezi riskini azaltmak için doktor ve diyetisyen gözetiminde ayda 6 kg verdirilebilir. Yoksa kimse 20 senede aldığı kiloları 20 günde vermeye kalkışmamalı, sabırla tedavinin üzerine gitmelidir. Zayıflamanın temelinde eğitim yer almaktadır. Dâhiliye uzmanı veya endokrinolog kontrolünde yapılacak klinik muayenenin ardından elde edilen kan tahlil sonuçları yorumlanarak, kişi diyetisyen eşliğinde tıbbi beslenme tedavisine alınmalıdır. Egzersiz ve davranış değişikliği tedavisinin yerleştirilmesi ile hedefe ulaşılmalı ve kişi koruma programına alınmalıdır. Kişi bu bağlamda bir fizyoterapist ve/veya psikolog desteği almaktan çekinmemelidir. 3 ay süresinde diyet, egzersiz ve davranış değişikliği tedavisi uygulanmadan kimseye ilaç tedavisi ve/veya cerrahi tedavi uygulanmamalıdır. İlaç Kullanmadan, Cerrahi Operasyona Kalkışmadan Bakalım Belirtildiği Gibi 1 Haftada 5 Kilo Kaybetmek Mümkün mü? Dilerseniz hesaplayalım; hatta bu hesabı hep en iyi ihtimalleri göz önüne alarak yapalım. 1. Her besin maddesinin vücuda kazandırdığı bir enerji değeri vardır. Bu protein ve karbonhidratların 1 gramı için 4 kalori iken, yağlar için 9 kaloridir. Öte yandan 7.000 kalorilik ekstra harcama ile 1 kilo kaybedilmektedir. 2. Her insanın günlük ihtiyacı olan bir kalori değeri vardır. 1.65 metre boylarında, 70 kilo ağırlığında yetişkin bir bayanın (yaklaşık olarak ideal kilosunun 12 kilo üstünde) günlük kalori ihtiyacı ortalama olarak 2.500 kaloridir. 3. Günlük yapılan egzersizlerle bu değeri 3.000 kaloriye kadar çıkarmak mümkün. Biz yine en iyi ihtimalleri göz önüne aldığımız için hadi diyelim ki bu bayan arkadaşımız günlük olarak 20 km. de yürüyüş yapsın! (Bu durum 1.200 kalorilik ekstra bir enerji harcaması yaratacaktır). 4. Yani günlük olarak egzersiz yapan ve bununla da kalmayıp 20 km. yürüyüş yapan bir bayanın günlük kalori ihtiyacı 4.200 kaloriye kadar çıkacaktır. 5. Hadi diyelim ki bu bayan arkadaşımız günlük 1.200 kalori içeren bir diyet uyguluyor olsun (burada bahsettiğimiz olanaksız bir şeydir. Çünkü günlük 20 km. yürüyen bir kişinin ayakta kalabilmesi için en az 2.000 kaloriye ihtiyacı vardır). Ama biz yine "en iyi ihtimalleri" göz önüne alacağımız için bunu mümkünmüş gibi kabul edelim. 6. Bu da demek oluyor ki; bu bayan günlük 4.200 – 1.200 = 3.000 kalori ekstradan enerji harcamaktadır. Bir haftada 3.000 x 7 = 21.000 kalori eder. 21.000 kalorilik enerji açığı ise 21.000 / 7.000 ? 3 kg demektir. 7. Yani günlük egzersiz yapan, 20 km. yürüyen ve 1.200 kalorilik bir rejim uygulayan bayan (ki böyle bir varlık dünyada yoktur!) haftada en fazla 3 kilo yağ yakabilir! (Bu değer 20 km. yürüyüşü hesaba katmazsak 1,8 kilo kadardır). O halde bu sonuç ne demek oluyor? Hani haftada 5 kilo kaybedecektiniz? İşte burada o dramatik gerçek ortaya çıkıyor. Kaybedilen bu 5 kilonun büyük çoğunluğu vücut suyudur. Diyet yapayım derken sağlığınızdan oldunuz! Peki, gerçekten sağlığa zarar vermeden verilebilecek kilo kaybı ne kadardır? Bu değer haftalık 0,5 kg. ile 1 kg. arasındadır. Diyete başlamadan önce hedefleri bu değere göre belirlemek çok önemlidir. Sadece bu şekilde başarıya ulaşmak mümkün olabilmektedir. Kişi tartıda yıllardır görmediği rakamlara ulaşabileceği hayallerine bir an için bile olsa kapılmamalıdır. Sonuç Olarak; Zayıflama programı kişiye özel, bireyin benimseyip, yaşam tarzı haline getirerek uygulayabileceği, yeterli ve dengeli beslenme alışkanlığı kazandırabilecek özellikte olmalıdır. Ayrıca obezitenin tedavisinde tek başına diyet tedavisi yeterli olmamakta, beraberinde egzersiz programı ve davranış değişikliği tedavisi de gerekmektedir.
10.7.2008 - 738
|